20 Mart 2006 Pazartesi

Allah'ın eli - Allah'ın yüzü

yed: el
vech: yüz

İnsan organlarından yalnız ikisi Allah'a izafe ediliyor. Asla teşbih (benzetme), tecsim (cisimlendirme) ve teşhis (şahıslandırma) yapmaksızın, bu kelimelerin Kitab'ımızda nasıl parıldadığına bakalım.

yedullâh (Allah'ın eli)
يَدُ اللَّهِ
Allah'ın eli, O'nun kudretidir, verme gücüdür. Nasıl ki, biz verirken ellerimizi kullanırız, Allah verirken yedullâh söz konusu olur:
3:73... qul innel-fadle biyedillâhi yu-tîhi men yeşâ
De ki: "Lutuf Allah'ın elindedir, onu dilediğine verir.
Allah lutfu ve ihsanı bol olan, hakkıyla bilendir."


Bir büyüğe biat ederken, ahitleşirken de eller kullanılır:
48:10 Sana biat edenler, Allah'a biat etmiş olurlar.
yedullâhi fevqa eydîhim
Allah'ın eli onların ellerinin üstündedir. (Hudeybiye)
O halde kim ahdini bozarsa, ancak kendi aleyhine bozmuş olur.
Kim Allah'ın ahdine uyarsa ona büyük bir ödül ihsan edecektir.



vechullâh (Allah'ın yüzü)
وَجْهُ اللّهِ
Allah'ın yüzü O'nun rızasıdır, hoşnutluğudur. İnançlı kişiler, dünya hayatında bu rızanın peşindedir, ona yönelmişlerdir:
2:115 Doğu da, batı da Allah'ındır. Hangi tarafa yönelirseniz Allah'ın yüzü oradadır. Şüphesiz Allah, rahmet ve nimeti geniş olandır ve O her şeyi bilir.

Onlar verirken de ötelerde umdukları vechullâh için verirler:
76:8 İçleri çektiği halde, yoksula, yetime ve esire yedirirler.
76:9 innemâ nut'imukum livechillâh
"Doğrusu biz sizi, sadece Allah'ın yüzü için doyuruyoruz;
sizden ne bir karşılık, ne de bir teşekkür bekliyoruz."